Hiç kuşku yok ki araba, insan hayatına etki eden en güçlü icatlardan biri. Ulaşımı büyük ölçüde kolaylaştıran ve geniş kitlelere yayılması ile herkesin alışkanlıklarını değiştiren arabaların ortaya çıkışı pek çok insan tarafından merak edilir. Arabaların yaygınlaşması ve modern teknolojilerle gelişmesi son yüzyıla dair bir süreç olsa da arabaların icadı daha eski dönemlere dayanır. Bundan dolayı arabanın icadı, mucidi ve ilk arabalardan günümüze kadar arabaların dönüşümü, merak edilen genel kültür konuları arasındadır. Eğer siz de arabalara meraklıysanız gelin otomobili kim icat etti, ne zaman icat edildi ve yıllar içerisinde yeni modeller nasıl geliştirildi birlikte inceleyelim.
Fransız mühendis Nicolas Cugnot, buhar gücü ile çalışan arabayı icat ederek günümüzdeki modern araba modellerinin gelişiminde öncü olmuştur. Daha sonra İngiltere’deki çalışmalarda ise Richard Trevithick ve Sir Goldsworthy Gurney’in isimleri ön plana çıktı. Bu isimlerin icat ettiği buharlı taşıtlar, teknik olarak biraz daha gelişmişti ve nihayetinde buharlı taşıtların performansı 45 dakikada yaklaşık olarak 14 kilometreye varan bir hız seviyesine gelmişti.
Arabanın icadı, dünyayı derinden etkileyen ve büyük bir dönüşümün kırılma noktası olan Sanayi Devrimi ile ilişkilidir. Doğal olarak araba 1769 yılında, Avrupa’da icat edilmiştir. Tabii ki o yıllarda teknik olarak çok daha zayıf koşullara sahip olan bu üç tekerlekli ve iki kişi kapasiteli araba, saatte yaklaşık olarak 6 km seviyesinde bir hıza sahipti.
Her icat gibi arabanın icadı da farklı mühendisler ve bilim insanları tarafından ilgi gördü ve geliştirildi. Arabanın 18. yüzyılda Fransa’da icat edilmesinin ardından 19. yüzyılda İngiltere’de gelişmiş araba modellerinin üretildiği ve yolcu taşımalarında kullanıldığı biliniyor. Ancak bu yıllarda İngiltere’deki demiryolu işletmeleri ve at arabası sahipleri, arabanın gelişimine karşı olduğu için bu çalışmaları engellemeye çalıştı. Bu nedenle İngiltere’de arabanın gelişimi bir süre zayıfladı.
Buharla çalışma prensibine sahip ilk araba, gücünü büyük bir buhar kazanından elde ediyordu. Buharlı arabanın icadının sonrasında elektrikli araç modellerine yönelik bir çalışma denendi fakat performans açısından yeterli bulunmadığı için ilgi görmeyen elektrikli arabaların gelişimi, bir hayli sonraki yıllara dayanacaktı. Buharlı araçlar, ilk benzinli araçlarda da görülen tasarım ile benzerlik taşıyordu.
Küçük ve üstü açık yapıya sahip olan bu araçların motoru, arka kısımda yer alıyordu. İlk arabaların tasarımını üstü açık bir fayton arabası gibi düşünmek mümkündür. Arabaların kontrolü direksiyon ile değil kulp benzeri bir dümen ile sağlanıyordu. Araçların modern dönemdeki gibi üstü kapalı yapılara sahip olması ve modern tekerlek yapısının elde edilmesi 19. yüzyıl sonlarında gerçekleştiği için ilk arabalar bugünkü genel tasarım anlayışından epey farklıydı.
Günümüzde çok yaygın olarak kullanılan benzinli motora sahip araçların icadı, yaklaşık 130 yıl öncesine dayanıyor. Carl Benz tarafından “Benz Patent Motorwagen” ismi ile icat edilen benzinli araç, 1885 yılında üretilmiştir. Benz, bu aracı icat etmekle yetinmeyip 1886 yılında icat ettiği modelin patentini alarak dünya tarihine benzinli arabayı icat eden kişi olarak geçmeyi başarmıştır.
Hâlihazırda benzinli araçlar kadar popüler olan dizel araçların tarihi de yine 19. yüzyılın sonlarına dayanıyor. Alman mühendis Rudolf Diesel’in icat ettiği ilk dizel aracın üretildiği yıl ise 1892’dir. Diesel de aynı şekilde icadından bir yıl sonra patentini almıştır ve dünya tarihine ismini yazdırmıştır.